“Çağdaş Türkiye Tarihi” Lübnan’da Konuşuldu

Yazıcı-dostu sürüm

Beyrut Yunus Emre Enstitüsünün davetlisi olarak Lübnan’a gelen Galatasaray Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlber Ortaylı, Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta üniversite öğrencilerine ve Trablus şehrinde Mekarim Ahlak Cemiyeti’nde “Çağdaş Türkiye Tarihi” başlıklı bir konferans verdi.

Beyrut’ta Kaslik Üniversitesinde düzenlenen konferansta konuşan Ortaylı, Osmanlı İmparatorluğu’ndan Türkiye Cumhuriyeti’ne geçişin uzun bir süreç olduğunu ve bunun 19. yüzyılda başladığını ifade ederek Osmanlı İmparatorluğu’nun geleneksel bir devlet sistemine sahip olmasından dolayı 19. yüzyıldaki gelişmelere iyi hazırlanmadığını ifade etti.

Milliyetçiliğin, Osmanlı devlet sisteminde Birinci Dünya Savaşı’na kadar yer almadığının ve resmi ideoloji olmadığının altını çizen Ortaylı, ilk Osmanlı Meclisi’nin 1877’de kurulduğunu ve üyelerinden üçte birinin Hristiyan mebuslardan oluştuğunu hatırlatarak, buna benzer bir durumun 19. yüzyılda İngiltere’de, Fransa’da ve Rusya’da yaşanmadığını aktardı.

Trablus Mekarim Ahlak Cemiyetinde ise Ortaylı, Birinci Dünya Savaşı’nda Rusların Türk boğazlarını talep ettiği için Osmanlı Devleti’nin Rusya’ya karşı savaşa girmek zorunda kaldığını söyledi. İngiliz ve Rusların tarihte ilk defa Birinci Dünya Savaşı’nda ittifak yaptığını belirten Ortaylı, Osmanlı Ordusu’nun fevkalade cesur ve uzun süre savaştığını, genç komutanların başarılı olduğunu vurguladı.

Osmanlı Devleti’nin Birinci Dünya Savaşı'nda dört sene boyunca İngilizlere karşı savaştığını ve bu durum nedeniyle İngilizlerde Türklere karşı kin oluştuğunu belirten Ortaylı, sözlerini şöyle sürdürdü:

“İngilizlerin Osmanlı’ya karşı birinci mağlubiyeti Gelibolu’da oluyor. Gelibolu'daki Türk direnişi nedeniyle Fransa ve İngiltere'nin arası açıldı. Bu gerilim İkinci Dünya Savaşı’na kadar devam etti. İngiltere kamuoyu, bu nedenle ordu aleyhine yayın yaptı. Diğer mağlubiyetleri ise Kut'ül Amare'dir. Birinci Cihan Harbi’nde genellikle Şerif Hüseyin'in ihanetinden bahsedilir, bu doğrudur. Ancak kimse Kut'ül Amare'de Türk kuvvetleriyle birlikte direnen Arap kuvvetlerinden bahsetmez. Bir buçuk yıl devam eden bu savaşın sonunda İngilizlerin iki kolordusu esir edildi."

Türkiye’deki Batılılaşma reformlarına da değinen Ortaylı, şöyle konuştu:

"Türkiye’deki Batılılaşma reformları dediğimiz şey düşmanlara karşı düşmanların silahıyla yapılan şeydir. 1923’ten sonra büyük bir nüfus mübadelesi yapmak zorunda kaldık. Yunanistan'dan bize 500 bin kişi geldi. Balkan savaşından sonra bir buçuk milyon gelmişti. Bizden de 1 milyon kişi gitti. Kafkasya ve Rusya'dan çok daha fazla geldi. Türkiye nüfusunun üçte biri muhacirdir. İlk reisicumhur da muhacirdir. Her şeye rağmen muhacirlerin yerleştirilmesini ve intibakını yaptık."